DEMLİ- SITKI KARŞILAŞMASI Aşık Sıtkı, Müftü Hasan Coşkun'dan Arapça öğrenmiş, ilim ve feyzinden istifa etmiştir. Ona özel bir sevgi ve hürmet beslemiştir. Haşan Coşkun'u evine davet ettiği bir günde köy halkında birkaç kişi" Sarı Molla dervişlik yapıyor, hay-huy" diyor, diye Haşan Efendiye Aşık Sıtkı hakkında latife yapmışlar. Haşan Coşkun, dervişler hakkında Sıtkı'ya takılmak ve biraz da  kızdırmak için bazı şeyler söylemiş. Ardından da yazdığı Ahmetfakılı köyünde kocası ölüp, çocuklarıyla dul kalan bir kadın için söylediği "Çoban Kasidesi"ni söylemiş. Amacı Aşık Sıtkı'yı heyecana getirmektir.  ÇOBAN Çoban bu yaylada serbest gezerdin  İnliyor kavalın nedir bu derdin  Karabaş koyunu elden mi verdin Kavalın sedası taşı deliyor  Hayalinden öksüz kuzu meliyor  Sanırım bir yetim sesi geliyor   Mor koyun argaçtan bilmem nic'oldu Kuzular Çalmaçta meleşti kaldı  Çoban yurt yerinde dolaştı kaldı Kavalın sedası taşı deliyor  Hayalinden öksüz kuzu meliyor  Sanırım bir yetim sesi geliyor   Mor koyun kuzusun bağrına almış  Süzülmüş gözleri uykuya dalmış  Annesiz yavrular kenarda kalmış Kavalın sedası taşı deliyor  Hayalinden öksüz kuzu meliyor  Sanırım bir yetim sesi geliyor   Bozulmuş tüyleri Hakkın örzüler  Yabancı memeyi almaz kuzular  Belki annesinin göksü sızılar Kavalın sedası taşı deliyor  Hayalinden öksüz kuzu meliyor  Sanırım bir yetim sesi geliyor   Öksüzüm, öksüze yüreğim yanar  Kanar yarasıyla ciğerim kaynar  Gözlerim hicriyle kanlı yaş çağlar Kavalın sedası taşı deliyor  Hayalinden öksüz kuzu meliyor  Sanırım bir yetim sesi geliyor   Çayırlık, çimenlik bütün yazılar  Bozulmuş tüyleri ciğer sızılar  Hasan'ın sesini duymaz kuzular Kavalın sedası taşı deliyor  Hayalinden öksüz kuzu meliyor  Sanırım bir yetim sesi geliyor Hasan Coşkun sözünü noktalayınca, Sıtkı da bir heyecan ve coşku belirmiş. Hasan Coşkun'un, dervişler hakkında söylediklerine gönlü razı olmamış ve sözü Aşık Sıtkı alarak "Ne'nin üstüne" adlı şiirini söylemiş. Hasan Coşkun ve odada bulunanlar Aşık Sıtkı'nın bu deyişinden çok etkilenirler. Hasan Coşkun latifeli olarak; "Rahatça dursaydınız da kütüklü odunla başımıza vurdurmasaydınız" der. Aşık Sıtkı'ya dönerek "Derviş sen yoluna devam et, ben takıldım sana" diye gönlünü almış. Hasan Coşkun'un şu sözleri halk arasında ahlak çizgisi ve fazilet yoluna davet olarak terennüm edilir: Yalanı deme, haramı yeme, namazı koma. Eline, beline, diline sahip ol Bir koca ömür, bunca nefes tüketmeden bazen deli bazen de demli yol aldıktan sonra tükenir. Deli Molla; hayat, ilim ve faziletten feyz alarak "Demli Molla" olur. Ecel ferman buyurur. Ulu dergahtan gelen "gel" emriyle yalancı dünyadan beka alemine göçer. Son nefesini teslim ederken de şu sözleri mırıldanır. Samranma esnasında şu manzum dörtlük dudaklarından dökülür. Seng-i kabrinde ebedi kalır. Eskişehir'deki kabir başındaki mermer taşa şu dörtlüğü yazılır: "Yaşım 78 oldu ne Hasan kaldı, ne Coşkun  Hayatın doldu miadı bütün azâ hemen yorgun  Sarılmış bab-ı güfrâna geliniz emrini bekler  Bütün ahbab-ı yarâna saadetler., selametler...