NURETTİN TURAN DURALİ DOĞAN Sorgun’un yetiştirdiği ender insanlardan biriydi. Kaymakamlık, valilik yaptı.  Ardından Süleyman Demirel tarafından Anayasa Mahkemesi Üyeliği'ne atandı Görev yaptığı yerlerde ondan” Uzun Vali” diye bahsederlerdi. Türkiye’de en uzun vali olarak bilinirdi.                 Gerçekten boyu iki metreden fazlaydı. Kaymakam iken Sorgun belediye başkanlığına aday olmuş kazanamamıştı. Mesai dışında o meşhur” Kartal arabası” ile gezerdi. Nurettin Turan 29 Temmuz 2019 tarihinde 81 yaşında İstanbul’da vefat etti.  İstanbul’da Şakirin Camiinde kılınan cenaze namazından sonra Karacaahmet mezarlığında toprağa verildi. Kendisine Allah’tan rahmet, ailesi ve yakınlarına başsağlığı dilerim. Rahmetli Uşak valisi iken bir sabah kahvaltısında bizleri evinde ağırlamıştı. Kendi ağzından dinlemiştim. Daha önce de bu sütunda yazdım. Bir kez daha paylaşmak istiyorum:                  Yıl 1969.                               Sorgun’da belediye seçimleri yapılacak. Belediye başkan adayı aranıyor. Nurettin Turan’da bir ilçede kaymakam.                 Sorgun’dan bir heyet gider. Nurettin beye “başkan adayı ol” teklifinde bulunur:                 -Sorgun kazasına hizmet edecek bir aday arıyoruz. Bizler sizi belediye başkan adayı göstermek bir araya geldik. Kaymakamlıktan istifa etmenizi ve Sorgun’a belediye başkanı olmanızı isityoruz, derler.                 Kaymakam Nurettin Turan önce şaşırır böyle bir teklife. Sonra ailesi ve yakın çevresiyle istişare ettikten sonra kararını verir. Gerisini kendi ağzından dinleyelim:                 -Benim için zor bir karardı. Kaymakamlıktan istifa ederek Sorgun’a gittim. Sorgunlu hemşehrilerim beni havada karşıladı. Beni gören hemen herkes neler söylemedi, neler demedi yüzüme. Beni göklere çıkarıyorlardı nerdeyse. Yüzüme ne şatafatlı, ne duyulmadık sözler söylüyorlardı. Ben iyice seçimi kazanıp, belediye başkanı olacağıma inanmıştım. Seçimin son günlerine doğru Kadir Çetin geldi yanıma, beni kucakladı, öptü.                 -Oğlum Nurettin, dedi. Hayırlı olsun. Belediye başkan adayı olduğuna sevindim. Sen çok idealist, vatanını, bayrağını, milletini sevin birisin. Asıl mesleğinde daha büyük makamlara kadar yükselmeye ve her makama layık Sorgun toprağından yetişmiş bir şahsiyetsin. Ben can kulağıyla dinliyordum. Kadir amca bir konuşmaya başlayınca muhakkak sözün sonunu muhteşem bitirir, ibretlik ders çıkarırdık hepimiz. Devam etti anlatmaya:                 -Sorgun kazası bakire kalmış bir belde. Bozkırın, Anadolu’nun en garip ilçesi. Bu kazanın suyunu içmiş, havasını teneffüs etmiş, toprağına basmış her insanın bu kazaya hizmet borcu var. Senin de Nurettin oğlum. İyice sabırsızlanıyordum. Kadir amca sözü nereye getirecek diye.Anlattı, anlattı uzun uzun. Ve bombayı patlattı.-Bak oğlum Nurettin. Sana son sözüm şu:                 Sen var ya sen Japonya’ya başbakan, Almanya’ya da Cumhurbaşkanı olacak kalitede ve kabiliyette bir insansın. Olabilirsin de. Ama bilesin ki seni Sorgun’da belediye başkanı yapmazlar. -Bu söz çok zoruma gitmişti. Kadir amca yine dobralığını, açık sözlülüğünü göstermiş, benim de moralim bozulmuştu. Kadir amcanın dediği çıkmış, seçimi İhsan Müftüoğlu kazanmıştı.