Durali Doğan
Köşe Yazarı
Durali Doğan
b
 

YOZGAT HALK KÜLTÜRÜNDE AL BASMASI İNANIŞI

YOZGAT HALK KÜLTÜRÜNDE AL BASMASI İNANIŞI Durali Doğan                   Yozgat halk kültürü geleneğinde yeni doğum yapan kadınlar için bazı rivayetler ve inanışlar vardır,                 Yeni doğum yapan bir anne kırkı çıkana kadar odada yalnız bırakılmaz.                 Başına Kur'an-ı Kerim konur. Yanı başına maşa, kocasının veya bir erkek ceketi ve iğne bırakılır, iğnenin "Alkız" geldiğinde ayağına batacağına inanılır.                 Bebeğin yüzüne al tülbent örtülür ki "Alkız'ı" çocuğa yanaşmasın diye. Al basmasıyla ilgili anlatılan birçok hikaye vardır.                 Birçok lohusa kadının al basması sonucu öldüğü söyleniyor.                 Yozgat halk kültüründe bir de Al Kızın yakalanabileceğine dair çeşitli hikayeler nesilden nesile nakledilmektedir.                 Bu hikayelerden birini yıllar önce Sorgun'un Dişli köyünde bir yaşlı amca anlatmıştı bana.                  Anlatıldığına göre; bir zamanlar bu köyde bir ailenin bir atı varmış. At ahırda devamlı bağlı bırakılırmış.                 Geceleri devamlı ahırdan sesler gelirmiş. Ahıra gidip baktıklarında atın terlediğini görmüşler. Bu sesler ve atın terlemesi ev sahibinin dikkatini çekmiş. Neden olduğunu öğrenmek için atın sırtına kara sakız yapıştırmış.                 Gene bir gün ahırdan seslerin geldiğini duyan ev sahibi hemen ahıra koşmuş ve bakmış ki at gene terlemiş. Atın üstünde de "Alkız" oturuyormuş. Ahırdan gelen sesleri Alkız tarafından çıkarmış olduğu anlaşılmış. O gün gene atın yanına gelen Alkız ata binmiş ve yapışmış. Yakaladıkları Alkızı'nı alıp hizmetçi yapmışlar.                  Bir gün Alkız'a hamur yoğurtmuşlar. Alkızın yoğurduğu hamur hiç eksilmiyor, bereketleniyormuş. Evin hanımı buna çok şaşırmış. Hamurun niye bitmediğini Alkız'a sorduğunda, Alkız:                 -"Hamuru kopardığınızda koparılan parçayı hamurun üstüne atarsan hamur bitmez. Yanına atmanız gerekiyor ki hamurunuz bitsin" demiş. O anda evin kadını kızın başında bir iğne görmüş. Bu iğneyi eğilip Alkız' ın başından çektiğinde tılsım bozulmuş ve Alkız birden kaybolmuş.                 Söylentiye göre; bir zaman sonrası köy içindeki bir çeşmeden kan aktığını görmüşler. Bunun Alkız'ın kanı olduğunu anlamışlar.                 Alkız'ın ailesi, Alkız'a kendini belli ettirdiği için ceza vermiş. Onu çeşmenin başında öldürmüşler. Çeşmeden kanın akmasının sebebi de bu imiş.                 Alkız, hamur yoğurduğu evin insanlarına şu uyarıda bulunmuş:                 -"Sakın ardıç ağacını kesip, yakmayın. Çünkü; biz onun etrafında yaşıyoruz" demiş.                 O yüzden ardıç ağacını ne yakıyorlar, ne de kesiyorlar.                  Hâlen köyün insanlarının inanışlarına göre; Alkız'ın yakalandığı eve gidip ordan al bir çabıt (bez parçası) koparırlar ve bu çabıtı lohusa kadınlarının boyunlarına bağlarlar.                 Alkız gelip lohusa kadını boğmasın" diye.              
Ekleme Tarihi: 17 Eylül 2024 - Salı

YOZGAT HALK KÜLTÜRÜNDE AL BASMASI İNANIŞI

YOZGAT HALK KÜLTÜRÜNDE

AL BASMASI İNANIŞI

Durali Doğan

 

                Yozgat halk kültürü geleneğinde yeni doğum yapan kadınlar için bazı rivayetler ve inanışlar vardır,

                Yeni doğum yapan bir anne kırkı çıkana kadar odada yalnız bırakılmaz.

                Başına Kur'an-ı Kerim konur. Yanı başına maşa, kocasının veya bir erkek ceketi ve iğne bırakılır, iğnenin "Alkız" geldiğinde ayağına batacağına inanılır.

                Bebeğin yüzüne al tülbent örtülür ki "Alkız'ı" çocuğa yanaşmasın diye. Al basmasıyla ilgili anlatılan birçok hikaye vardır.

                Birçok lohusa kadının al basması sonucu öldüğü söyleniyor.

                Yozgat halk kültüründe bir de Al Kızın yakalanabileceğine dair çeşitli hikayeler nesilden nesile nakledilmektedir.

                Bu hikayelerden birini yıllar önce Sorgun'un Dişli köyünde bir yaşlı amca anlatmıştı bana.

                 Anlatıldığına göre; bir zamanlar bu köyde bir ailenin bir atı varmış. At ahırda devamlı bağlı bırakılırmış.

                Geceleri devamlı ahırdan sesler gelirmiş. Ahıra gidip baktıklarında atın terlediğini görmüşler. Bu sesler ve atın terlemesi ev sahibinin dikkatini çekmiş. Neden olduğunu öğrenmek için atın sırtına kara sakız yapıştırmış.

                Gene bir gün ahırdan seslerin geldiğini duyan ev sahibi hemen ahıra koşmuş ve bakmış ki at gene terlemiş. Atın üstünde de "Alkız" oturuyormuş. Ahırdan gelen sesleri Alkız tarafından çıkarmış olduğu anlaşılmış. O gün gene atın yanına gelen Alkız ata binmiş ve yapışmış. Yakaladıkları Alkızı'nı alıp hizmetçi yapmışlar.

                 Bir gün Alkız'a hamur yoğurtmuşlar. Alkızın yoğurduğu hamur hiç eksilmiyor, bereketleniyormuş. Evin hanımı buna çok şaşırmış. Hamurun niye bitmediğini Alkız'a sorduğunda, Alkız:

                -"Hamuru kopardığınızda koparılan parçayı hamurun üstüne atarsan hamur bitmez. Yanına atmanız gerekiyor ki hamurunuz bitsin" demiş. O anda evin kadını kızın başında bir iğne görmüş. Bu iğneyi eğilip Alkız' ın başından çektiğinde tılsım bozulmuş ve Alkız birden kaybolmuş.

                Söylentiye göre; bir zaman sonrası köy içindeki bir çeşmeden kan aktığını görmüşler. Bunun Alkız'ın kanı olduğunu anlamışlar.

                Alkız'ın ailesi, Alkız'a kendini belli ettirdiği için ceza vermiş. Onu çeşmenin başında öldürmüşler. Çeşmeden kanın akmasının sebebi de bu imiş.

                Alkız, hamur yoğurduğu evin insanlarına şu uyarıda bulunmuş:

                -"Sakın ardıç ağacını kesip, yakmayın. Çünkü; biz onun etrafında yaşıyoruz" demiş.

                O yüzden ardıç ağacını ne yakıyorlar, ne de kesiyorlar.

                 Hâlen köyün insanlarının inanışlarına göre; Alkız'ın yakalandığı eve gidip ordan al bir çabıt (bez parçası) koparırlar ve bu çabıtı lohusa kadınlarının boyunlarına bağlarlar.

                Alkız gelip lohusa kadını boğmasın" diye.            

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sorgunmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.