KOLUMU KESİVER KUMANDANIM
Durali DOĞAN
Çanakkale savaşı sırasında birçok ilginç olay yaşanmış ve sonrasında askerler, komutanlar ya da generaller tarafından anlatılmıştı. Günümüze kadar dilden dile gelen hikayeler ve savaş anıları da öğrenilmesi ve ibret alınması gerekir.
Askerlerin başına gelenler, generallerin şahit olduğu hikayeler oldukça etkileyicidir.
Çanakkale Zaferi'nin maddî silâhtan ziyâde îman kuvvetiyle kazanıldığının sayısız misâli vardır.
Bunlardan birisi de cepheye gönüllü katılmış Ali Çavuş'un hikayesidir.
Çanakkale muhârebelerinde kumandanlık yapmış ve yaralanmış olan emekli bir subay, hâtırâtında şöyle anlatıyor:
Çanakkale Harbi'nin devam ettiği günlerden birindeyiz.
O gün akşama kadar devam eden savaş, bu nisbetsiz üstünlüğe karşı yine zaferimiz ile netîcelenmek üzereydi.
Gözetleme yerinde muhârebenin son safhasını heyecanla takip ediyordum.
Mehmetçiklerin “Allah Allah...” nidâları ufku titretiyordu.
Bir aralık, yanımda bir ayak sesi duyar gibi oldum. Geriye dönünce Ali Çavuş ile karşılaştım. Daha neyin var demeye kalmadan, o her şeyi anlatmaya yetecek olan kolunu bana gösterdi.
Dehşetle ürpermiştim. Sol kolu bileğinin dört parmak kadar yukarısından aldığı bir isâbetle hemen hemen tamamen kopacak hâle gelmişti ve elini yere düşmekten ancak zayıf bir deri parçası alıkoymakta idi. Ali Çavuş dişlerini sıkarak sağ elindeki çakıyı bana uzattı:
“–Şunu kesiver kumandanım!” dedi.
Gayr-i ihtiyârî çakıyı aldım ve derinin ucunda sallanan eli koldan ayırdım. Bu tüyler ürpertici vazifeyi yaparken de:
“–Üzülme Ali Çavuş, Allah vucûduna sağlık versin!” diye moral vermeye çalışıyordum.
Çok geçmeden Ali Çavuş, yalnız elini değil, vatan uğruna fânî vucûdunu da fedâ etti.
Gözlerini hayata yumarken de:
“–Vatan sağ olsun! cümlelerini tekrarlayarak son nefesini vermişti.
Ali Çavuş ve bütün kahramanların gönülleri Allâh'a niyaz hâlindeydi.
Çanakkale harbi böyle bir iman gücüyle kazanıldı.