MEZAR TAŞLARI...
DİLE GELSE DE
KONUŞSA!...
DURALİ DOĞAN
Mezarlar, acı, hüzün, hasretin yaşandığı yerler.
Mezar taşları ise bir sembol.
“Mezar taşı bir çalıdır garibin” misali kimsesi yokmuş demesinler diye dikilmiştir.
Cenaze sahipleri hayat anlayışlarını o mezar taşlarına yazdırmışlar.
Mezar taşlarındaki incelik ve derinlik, gören insanı duygulandırıyor.
Mezar taşlarının dili olsa da konuşsa.
Bu mekanda nice acılar, nice hayat hikayeleri yatıyor.
İnsan, kabristanda yani bugünkü adıyla mezarlıkta“Hayat” filmini şöyle bir geriye sararak geçmişe yolculuk yapıyor.
Sorgun Karşıyaka Mezarlığı da genç yaşta yakınlarını, annesini, babasını, kardeşini kaybedenlerle, çocuk yaşta dünyadan göçenlerle ve şehitlerle dolu.
Elinde bir gül, elinde bir şişe su ile gelenler yakınlarının mezarlarını temizliyor, kokluyor, çiçek bırakıyor, yakınını öpüyor, seviyor ve dua ederek vedalaşıyor.
Bayramlarda, ucam günlerinde, özel günlerde, ölüm yıldönümlerinde mezarlıklar dolup taşıyor...
Bu tablonun en acı gerçeğini şehit aileleri yaşıyor.
Acı ve hüzün her bayramda tazeleniyor.
Şehit babası, annesi, bacısı, kardeşi genç yaşta kara toprağın bağrına verdiği şehidinin mezarı başına oturmuş gözyaşını da kimseye göstermeden şehidin taşına akıtıyor, aynı gurur ve hüzünle mezarının başında dua ediyorlar.
Mezarlıklar onlar için ve tüm yakınlarını kaybedenler için hüzün ve burukluğun yaşandığı mekanlar…
Sorgun Karşıyaka Mezarlığı; şehit mezarları, şehit bayraklarıyla dolu. Her şehit mezarının başında ay yıldızlı bayrağımız dalgalanıyor.
Allah bu kabristanda yatan bütün geçmişlerimize gani gani rahmet eylesin.
Ruhları şad olsun...