Durali Doğan
Köşe Yazarı
Durali Doğan
b
 

RUMLARIN BARBAR YÜZÜ

RUMLARIN BARBAR YÜZÜ Durali Doğan 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nın yıldönümünü kutladık. Sorgun Şehit aileleri ve Kıbrız gazileri ile yaptığımız Kıbrıs gezisinde Rumların barbarlığına gözlerimizle şahit olmuştuk. Güzelyurt beldesi.  Burası yeri düz, şirin bir belde. Şadırvanlı mahyasında “Şefaat ya resulullah” yazılı Fatih Camiinde ikindi namazını eda ediyoruz. Cami avlusunda Türkiye’den Çorum ve Muş’tan gelmiş soydaşlarımızla tanıştık. Ben ne var ne yok, diye soruyorum.  Belli ki dertliler:  -Biz burada üçüncü sınıf vatandaşız. Hayat pahalı, diye dert yanıyor   Limasol Şehitler Anıtı ile Rum Kilisesi karşı karşıya. Şehitlerimize fatiha okuduktan sonra Rum Kilisesini geziyoruz.  Lokmacı sınır kapısı.  Lefkoşe’de Türk-Rum sınırının olduğu yer. Hemen yakınında Selimiye Cami (1326) var. Kiliseden camiye çevrilmiş. Kilisenin 118 yılda Fransızlar tarafından yapıldığı anlatıldı.  Caminin hemen ilerisi Lokmacı sınır kapısı. Kıbrıs adasını ikiye bölen yaklaşık uzunluğu 180 kilometre olan Yeşil Hat üzerindeki beş ayrı gümrük kapısından biri. Kıbrıs Cumhuriyeti'nde toplumsal çatışmaların yaşandığı 1963-1964 olayları sırasında kapatılan geçiş, 3 Nisan 2008 tarihinde yeniden açılmış. Bu noktaya kadar vardık. Bir Rum askeri nöbet tutuyor. Benim fotoğraf çektiğimi görünce kulübesine giriyor. Bir daha da çıkmıyor. Rum bayrağı ile, Türkiye ve K.K.T. C’nin bayrağı arasında yaklaşık 10 metre mesafe var. Dr. Fazıl Küçük. Cumhurbaşkan yardımcılığından ayrılarak, yerini Rauf R. Denktaş'a bırakan büyük mücahit. Kıbrıs Türk’ü onu çok seviyor. Halkın Sesi gazetesini kurarak Kıbrıs Türkü'nün davasına bayrak yapmış büyük devlet adamı.  O’nun mücadelesini Kıbrıs Türk’ü unutmamış. Adına Hamitköy’de görkemli Anıttepe denilen bir tepede muhteşem bir anıt yaptırmış. Adı Kıbrıs’la özdeşleşen Kıbrıs Mücahidi Dr. Fazıl Küçük’ün ruhu için bu anıtta fatiha okumakta nasip oluyor bize. Barbarlık Müzesi Başkent Lefkoşe’de şirin bir evi gezerken Rumların vahşeti, barbarlığı ile karşılaşıyorsunuz.  -Müzenin duvarlarındaki siyah-beyaz fotoğraflar Rumların 21 Aralık 1963’teki katliamları sonucunda kadın, erkek, genç, ihtiyar Kıbrıslı soydaşlarımızın şehit edilişlerini, bu soydaşlarımızın evlerinin, köylerinin yakılıp yıkılışını yansıtıyor bugünlere…  1963-74 arasında 103 Türk köyü yerle bir edildi. Her kare fotoğrafta, ayrı bir öykü var. Bu öykülerin ortak adresi ise Kıbrıs Türkü’nü “ya ölümle”, “ya da göçle” yok etmek, adayı tamamen ele geçirip, Yunanistan’a iltihak etmek. Eşi ve çocuklarının şehadetini 4 gün sonra öğrenir.  24-25 Aralık 1963’te Rumlar saldırıya geçerek, Türkler üzerinde müthiş bir soykırıma girişmişler. Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alay doktoru Elazığlı Binbaşı Nihat İlhan’ın evini basan Rum çetelerinin sesini duyan eşi Mürüvvet İlhan, çocukları Murat, Kutsi ve Hakan’ı yanına alarak, evin banyosundaki küvetin içine girerler. O sırada evde bulunan ev sahibi Ferdiye Gudum adlı yaşlı kadın da tuvalete saklanır. Kapıyı kırıp içeri giren Rumlar Binbaşı’nın ailesini banyodaki küvetin içerisinde kurşun yağmuruna tutarlar. Ev sahibi kadını da tuvalette tararlar. Eşinin ve çocuklarının şehit edildiğini Binbaşı Nihat İlhan, ancak 4 gün sonra öğrenir. Küvet barbarlığın şahidi Mürüvvet İlhan ve çocuklarına ait eşyalar, son odada ise toplu katliamlarla ilgili siyah beyaz fotoğraflar, izleyenleri yeniden o günlere götürüyor.  Binbaşı Nihat’ın eşi ve 3 çocuğunun şehit edildiği banyo ve küvet aynen duruyor. Rumların utanç belgesi. Müzenin bahçesinde o gün şehit edilen 11 Kıbrıs Türk vatan evladının anısına bir anıt yaptırılmış. “Kumsal Şehitleri Anıtı”da bu evi ziyarete gelenler tarafından açık havada ziyaret edilerek, hatıra fotoğrafları çektirilen önemli bir mekan. . Barbarlık Müzesi bu soykırımın delili ve belgesidir. Rumların utanç belgesi. İçimiz kor gibi yanarak ayrılıyoruz bu utanç müzesinden. Bu barbarlığı yapanları Allah kahretsin. Aziz şehitlerimize rahmet olsun...
Ekleme Tarihi: 23 Temmuz 2024 - Salı

RUMLARIN BARBAR YÜZÜ

RUMLARIN BARBAR YÜZÜ

Durali Doğan

20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nın yıldönümünü kutladık.

Sorgun Şehit aileleri ve Kıbrız gazileri ile yaptığımız Kıbrıs gezisinde Rumların barbarlığına gözlerimizle şahit olmuştuk.

Güzelyurt beldesi.

 Burası yeri düz, şirin bir belde. Şadırvanlı mahyasında “Şefaat ya resulullah” yazılı Fatih Camiinde ikindi namazını eda ediyoruz. Cami avlusunda Türkiye’den Çorum ve Muş’tan gelmiş soydaşlarımızla tanıştık. Ben ne var ne yok, diye soruyorum.

 Belli ki dertliler:

 -Biz burada üçüncü sınıf vatandaşız. Hayat pahalı, diye dert yanıyor

  Limasol Şehitler Anıtı ile Rum Kilisesi karşı karşıya. Şehitlerimize fatiha okuduktan sonra Rum Kilisesini geziyoruz.

 Lokmacı sınır kapısı.

 Lefkoşe’de Türk-Rum sınırının olduğu yer. Hemen yakınında Selimiye Cami (1326) var. Kiliseden camiye çevrilmiş. Kilisenin 118 yılda Fransızlar tarafından yapıldığı anlatıldı.

 Caminin hemen ilerisi Lokmacı sınır kapısı. Kıbrıs adasını ikiye bölen yaklaşık uzunluğu 180 kilometre olan Yeşil Hat üzerindeki beş ayrı gümrük kapısından biri. Kıbrıs Cumhuriyeti'nde toplumsal çatışmaların yaşandığı 1963-1964 olayları sırasında kapatılan geçiş, 3 Nisan 2008 tarihinde yeniden açılmış.

Bu noktaya kadar vardık. Bir Rum askeri nöbet tutuyor. Benim fotoğraf çektiğimi görünce kulübesine giriyor. Bir daha da çıkmıyor. Rum bayrağı ile, Türkiye ve K.K.T. C’nin bayrağı arasında yaklaşık 10 metre mesafe var.

Dr. Fazıl Küçük. Cumhurbaşkan yardımcılığından ayrılarak, yerini Rauf R. Denktaş'a bırakan büyük mücahit. Kıbrıs Türk’ü onu çok seviyor.

Halkın Sesi gazetesini kurarak Kıbrıs Türkü'nün davasına bayrak yapmış büyük devlet adamı.

 O’nun mücadelesini Kıbrıs Türk’ü unutmamış. Adına Hamitköy’de görkemli Anıttepe denilen bir tepede muhteşem bir anıt yaptırmış.

Adı Kıbrıs’la özdeşleşen Kıbrıs Mücahidi Dr. Fazıl Küçük’ün ruhu için bu anıtta fatiha okumakta nasip oluyor bize.

Barbarlık Müzesi

Başkent Lefkoşe’de şirin bir evi gezerken Rumların vahşeti, barbarlığı ile karşılaşıyorsunuz.

 -Müzenin duvarlarındaki siyah-beyaz fotoğraflar Rumların 21 Aralık 1963’teki katliamları sonucunda kadın, erkek, genç, ihtiyar Kıbrıslı soydaşlarımızın şehit edilişlerini, bu soydaşlarımızın evlerinin, köylerinin yakılıp yıkılışını yansıtıyor bugünlere…

 1963-74 arasında 103 Türk köyü yerle bir edildi. Her kare fotoğrafta, ayrı bir öykü var. Bu öykülerin ortak adresi ise Kıbrıs Türkü’nü “ya ölümle”, “ya da göçle” yok etmek, adayı tamamen ele geçirip, Yunanistan’a iltihak etmek.

Eşi ve çocuklarının şehadetini 4 gün sonra öğrenir.

 24-25 Aralık 1963’te Rumlar saldırıya geçerek, Türkler üzerinde müthiş bir soykırıma girişmişler. Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alay doktoru Elazığlı Binbaşı Nihat İlhan’ın evini basan Rum çetelerinin sesini duyan eşi Mürüvvet İlhan, çocukları Murat, Kutsi ve Hakan’ı yanına alarak, evin banyosundaki küvetin içine girerler. O sırada evde bulunan ev sahibi Ferdiye Gudum adlı yaşlı kadın da tuvalete saklanır. Kapıyı kırıp içeri giren Rumlar Binbaşı’nın ailesini banyodaki küvetin içerisinde kurşun yağmuruna tutarlar. Ev sahibi kadını da tuvalette tararlar. Eşinin ve çocuklarının şehit edildiğini Binbaşı Nihat İlhan, ancak 4 gün sonra öğrenir.

Küvet barbarlığın şahidi

Mürüvvet İlhan ve çocuklarına ait eşyalar, son odada ise toplu katliamlarla ilgili siyah beyaz fotoğraflar, izleyenleri yeniden o günlere götürüyor.

 Binbaşı Nihat’ın eşi ve 3 çocuğunun şehit edildiği banyo ve küvet aynen duruyor.

Rumların utanç belgesi.

Müzenin bahçesinde o gün şehit edilen 11 Kıbrıs Türk vatan evladının anısına bir anıt yaptırılmış. “Kumsal Şehitleri Anıtı”da bu evi ziyarete gelenler tarafından açık havada ziyaret edilerek, hatıra fotoğrafları çektirilen önemli bir mekan. .

Barbarlık Müzesi bu soykırımın delili ve belgesidir. Rumların utanç belgesi. İçimiz kor gibi yanarak ayrılıyoruz bu utanç müzesinden. Bu barbarlığı yapanları Allah kahretsin.

Aziz şehitlerimize rahmet olsun...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sorgunmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.