VATANDAŞ TÜRKÜLERİ SÖYLEYEN ŞAİR ABDURRAHİM KARAKOÇ-3
Karakoç, sözünü eğip –bükmeden söylerdi.
Bir bayram ziyaretinde ev sahibinin çocuğuna bir siyasi parti liderinin adını verdiğini duyunca çocuğun babasına dönerek;-Amma da yalakasın, demiş.
Karakoç’un ifadesiyle “Sevdası yeğrek, kalemi kıvrak, yıllarını eğitime ve araştırmacılığa vermiş değerli ve münevver yazarımız,” hemşehrimiz İhsan Kurt, O’nun şiirlerini de tahlile tabii tutmuş.
Karakoç, şiir kadar şairi de önemser ve şairin edeplisini takdir eder:
Şiir toprak kokusudurŞiir damla damla sudur
Ermişlerin duygusudurErmeyene anlatılmaz
Karakoç halkın derdi ile dertlenmiş, halkın derdini dile getirmiştir. Karakoç’un hicvi çok güçlüdür.
O hakkın yanında ve mertçe hakikatin kalesidir:Çok oku, çok düşün, çok şeyler anla
Aha bu mektubu alınca HasanManalar iplikten incedir amma
Kelimeler biraz kalınca HasanKimseyi taklit etmezdi. Gölgede duranın gölgesinin olmayacağına inanırdı. “Her dağın zirvesi kendine aittir” derdi.
Büyük halk ozanı Abdurrahim Karakoç’u rahmetle anarken, bize bütün yönleriyle, yakın dostu komşusu, şair, mütefekkir
Karakoç’u bu muhtevalı kitabında kıvrak kalemiyle çok kapsamlı tanıtan değerli dostum, Eğitimci/Şair/ Yazar Hemşehrimiz İhsan Kurt beye yürekten teşekkürü bir borç biliyoruz.
Gitmişti makama arzuhal için Beyy dedi yutkundu eğdi başını
Bir azar yedi ki oldu o biçim Şeyy dedi yutkundu eğdi başını Yazımı, yazarın şu cümleleriyle bitiriyorum:
“Biz de Karakoç’a, sen her şeyi en açık bir şekilde anlattın fakat anlamak istemeyenler anlamadı. Benzerleri daima bulunsa da seni anlayanlar yeter diyor ve her zaman arzu ettiği dualarımızı gönderiyoruz…