“Egemenlik,hiçbir anlam,hiçbir şekil ve hiç bir renkte ve belirtide ortaklık kabul etmez."Nutuk II.s.700"Toplumda en yüksek özgürlüğün,en yüksek eşitlik ve adaletin devamlı şekilde sağlanması ve korunması,ancak tam anlamıyla millî egemenliğin kurulmuş olmasına bağlıdır. Bu nedenle özgürlüğün de,eşitliğin de, adaletinde dayanak noktası millî egemenliktir." ATATÜRKMillî sınırlarımız içinde, millet egemenliğine dayalı, bağımsız ve çağdaş bir devlet olarak varlığımızı sürdürmek için " Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir.Kuvvet birdir ve o,milletindir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir " diyen Atatürk, Türkiye Cumhuriyetinin temel ilkelerine ve kuruluş felsefesine vurgular yapmıştır. "Ulusal güçleri etken ve ulusal iradeyi egemen kılmak esastır" ilkesi ve"Ya istiklâl ya ölüm" parolası ile 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak, Kurtuluş Savaşı'nı başlatan Mustafa Kemal ,21-22 Haziran 1919 gecesi yazdırdığı Amasya Genelgesi'nde "Yurdun bütünlüğü,ulusun bağımsızlığı tehlikededir...Ulusun bağımsızlığını yine ulusun kesin kararı ve direnişi kurtaracaktır..." ifadesiyle, bağımsızlık bilincine ve bağımsızlığın ancak kendi gücümüzle sağlanacağına vurgu yaparak halka çağrıda bulunmuştur.Halkın temsilcilerinden oluşanTürkiye Büyük Millet Meclisi 23 Nisan 1920 'de açılmıştır. TBMM açılış tarihi Cumhuriyetimizin temeli olduğu gibi,23 Nisan ‘da ilk milli bayramımız olmuştur. Dünyada ilk çocuk bayramıdır. Atatürk, bu millî ve mutlu günü, Türk çocuklarına armağan etmiştir. Birleşmiş Milletlerin, 1979 yılını, "Dünya Çocuk Yılı" olarak kabul etmesinden 59 yıl önce,Atatürk, Ulusun Egemenlik Bayramı'nı, çocuklara adayarak, onlara ne denli önem ve öncelik verdiğini göstermiştir. Atatürk ,bu alanda da öncü ve örnektir. Tarihe altın sayfalarla yazılan Kurtuluş Savaşımızın ve çağdaş temel ilkeler üzerinde kurulan Türkiye Cumhuriyet'nin baş yapıtı, temel kaynak eseri Söylev'de(1919-1927) Gazi Mustafa Kemal Atatürk şunları ifade etmiştir:"... Tek karar vardı.O da Ulus egemenliğine dayanan,tam bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak. İşte İstanbul'dan çıkmadan önce düşündüğümüz ve Samsun'da Anadolu topraklarına ayak basar basmaz uygulamaya başladığımız karar,bu karar olmuştur. Bu kararın dayandığı en sağlam düşünce ve mantık şu idi:Temel ilke,Türk Ulusu'nun onurlu ve şerefli bir ulus olarak yaşamasıdır.Bu ancak, tam bağımsız olmakla sağlanabilir." "TBMM 'nin bütün programlarının dayanağı şu iki temel ilkededir:Tam bağımsızlık,kayıtsız şartsız ulusal egemenlik. Birinci ilkenin açıklaması ulusal and "Mîsâk-ı Millî" dir. İkinci ve yaşamamız için gerekli olan ilkenin belirgin biçimi ise Anayasa,"Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'dur." 16 Ocak 1923; S.D.2.s.309 20 Ocak 1921 tarihli Teşkilatı Esasiye Kanunu'nun temel maddelerinden birincisi,"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.İdare usulü,halkın mukadderatını,bizzat ve fiili olarak idare etmesi esasına dayanır." şeklinde ifade edilmiştir."Bütün dünya bilmelidir ki, artık bu devletin,bu ulusun başında hiçbir güç yoktur,hiçbir makam yoktur. Yalnız bir güç vardır. O da ulusal egemenliktir.Yalnız bir makam vardır. O da ulusun yüreği,vicdanı ve varlığıdır.”
ULUSAL EGEMENLİK 102 YAŞINDA-1
“Egemenlik,hiçbir anlam,hiçbir şekil ve hiç bir renkte ve belirtide ortaklık kabul etmez."Nutuk II.s.700"Toplumda en yüksek özgürlüğün,en yüksek eşitlik ve adaletin devamlı şekilde sağlanması ve korunması,ancak tam anlamıyla millî egemenliğin kurulmuş olmasına bağlıdır. Bu nedenle özgürlüğün de,eşitliğin de, adaletinde dayanak noktası millî egemenliktir." ATATÜRKMillî sınırlarımız içinde, millet egemenliğine dayalı, bağımsız ve çağdaş bir devlet olarak varlığımızı sürdürmek için " Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir.Kuvvet birdir ve o,milletindir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir " diyen Atatürk, Türkiye Cumhuriyetinin temel ilkelerine ve kuruluş felsefesine vurgular yapmıştır. "Ulusal güçleri etken ve ulusal iradeyi egemen kılmak esastır" ilkesi ve"Ya istiklâl ya ölüm" parolası ile 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak, Kurtuluş Savaşı'nı başlatan Mustafa Kemal ,21-22 Haziran 1919 gecesi yazdırdığı Amasya Genelgesi'nde "Yurdun bütünlüğü,ulusun bağımsızlığı tehlikededir...Ulusun bağımsızlığını yine ulusun kesin kararı ve direnişi kurtaracaktır..." ifadesiyle, bağımsızlık bilincine ve bağımsızlığın ancak kendi gücümüzle sağlanacağına vurgu yaparak halka çağrıda bulunmuştur.Halkın temsilcilerinden oluşanTürkiye Büyük Millet Meclisi 23 Nisan 1920 'de açılmıştır. TBMM açılış tarihi Cumhuriyetimizin temeli olduğu gibi,23 Nisan ‘da ilk milli bayramımız olmuştur. Dünyada ilk çocuk bayramıdır. Atatürk, bu millî ve mutlu günü, Türk çocuklarına armağan etmiştir. Birleşmiş Milletlerin, 1979 yılını, "Dünya Çocuk Yılı" olarak kabul etmesinden 59 yıl önce,Atatürk, Ulusun Egemenlik Bayramı'nı, çocuklara adayarak, onlara ne denli önem ve öncelik verdiğini göstermiştir. Atatürk ,bu alanda da öncü ve örnektir. Tarihe altın sayfalarla yazılan Kurtuluş Savaşımızın ve çağdaş temel ilkeler üzerinde kurulan Türkiye Cumhuriyet'nin baş yapıtı, temel kaynak eseri Söylev'de(1919-1927) Gazi Mustafa Kemal Atatürk şunları ifade etmiştir:"... Tek karar vardı.O da Ulus egemenliğine dayanan,tam bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak. İşte İstanbul'dan çıkmadan önce düşündüğümüz ve Samsun'da Anadolu topraklarına ayak basar basmaz uygulamaya başladığımız karar,bu karar olmuştur. Bu kararın dayandığı en sağlam düşünce ve mantık şu idi:Temel ilke,Türk Ulusu'nun onurlu ve şerefli bir ulus olarak yaşamasıdır.Bu ancak, tam bağımsız olmakla sağlanabilir." "TBMM 'nin bütün programlarının dayanağı şu iki temel ilkededir:Tam bağımsızlık,kayıtsız şartsız ulusal egemenlik. Birinci ilkenin açıklaması ulusal and "Mîsâk-ı Millî" dir. İkinci ve yaşamamız için gerekli olan ilkenin belirgin biçimi ise Anayasa,"Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'dur." 16 Ocak 1923; S.D.2.s.309 20 Ocak 1921 tarihli Teşkilatı Esasiye Kanunu'nun temel maddelerinden birincisi,"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.İdare usulü,halkın mukadderatını,bizzat ve fiili olarak idare etmesi esasına dayanır." şeklinde ifade edilmiştir."Bütün dünya bilmelidir ki, artık bu devletin,bu ulusun başında hiçbir güç yoktur,hiçbir makam yoktur. Yalnız bir güç vardır. O da ulusal egemenliktir.Yalnız bir makam vardır. O da ulusun yüreği,vicdanı ve varlığıdır.”
Ekleme
Tarihi: 25 Nisan 2022 - Pazartesi
ULUSAL EGEMENLİK 102 YAŞINDA-1
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.