Haksızlığın karşısında, haklıların yanında oldu.Bolu Beyi unutuldu, ama Köroğlu hala dillerde, gönüllerde...
Yüce yüce tepesinden yol aşan Gitmez oldu gönlümüzden endişen Mürüvvetsiz beyden yeğdir dört köşen Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey
*
19'uncu yüzyılda yaşamış.Asıl adı Veli. Biz Dadaloğlu olarak biliyoruz. Türkmen âşıklarının önde gelenlerinden.
Kul Mustafa mahlasını kullanan Aşık Musa'nın oğlu.
Şiirlerinde Anadolu'da hüküm süren aşiret kavgaları ve aşiretlerin Osmanlı ile savaşlarını yansıtır.
Dili Anadolu Türkmen boylarının kullandığı halk Türkçesidir.
Yiğitlik türküleri ünlendi. Oğuzların 24 boyundan birisi olan Avşar boyuna mensuptur.
Edebiyat tarihçileri 130 kadar şiirinin olduğundan bahsederler.
“Ferman Padişahın, dağlar bizimdir” diyecek kadar cesur ve yüreklidir.
Belimizde kılıcımız kirmaniTaşı deler mızrağımın temreni
Hakkımızda devlet vermiş fermanı
Ferman padişahın dağlar bizimdir.
*
Namık Kemal.Büyük vatan ve hürriyet şairi.
Vatan yahut Silistre oyununun yazarı.“Vatan Yahut Silistre” oyununu yazdığı için beş arkadaşıyla birlikte Kıbrıs’ın Magosa şehrine sürgüne gönderilir.
Magosa Kalesi’ndeki sürgün hayatı 38 ay sürdü.
Mezara benzeyen küçük taş hücreyi bir Kıbrıs seyahatimde ben de yakından gördüm.
Rutubetten ve soğuktan mustaripti. Pek çok kez sıtmaya yakalandı.
Kertenkelelerle arkadaş olduğu söylenir. Önemli eserlerini burada yazdı.
En muhalif yazılarını burada kaleme aldı. Ardından Midilli, sonra Rodos sürgünü geldi...
“Ölürsem görmeden millete ümid ettiğim feyzi;
Yazılsın seng-i kabrimde; Vatan mahzun, ben mahzun.
”Diyen Namık Kemal 48 yaşında 2 Aralık 1888’de öldü.48 yıllık hayatına ne çok sürgün, ne çok kaçış, ne çok cümle sığdırmıştı.
Mezarı Gelibolu’daki Bolayır beldesindedir.
Beldenin girişindeki tabelada Namık Kemal'in şu şiiri yazar:
Felek her türlü esbabı cefasın toplasın gelsin Dönersem kahpeyim millet yolunda bir azimetten...