Yahya Aksoy
Köşe Yazarı
Yahya Aksoy
f
 

ATATÜRK HAYRANI HANRİ BENAZUS-1

ATATÜRK HAYRANI HANRİ BENAZUS-1 YAHYA AKSOY “…Onun yetişmesinde aldığı temel bilginin,herkesçe kabul edilen yüksek dehası,üstün zekâsı ve hudut tanımayan çalışmasının payları vardır./ Atatürk dediğinizde bende akan sular durur. Daha genç bir subay olan Mustafa Kemal durduk yerde macera peşinde koşan sıradan birisi değildi. Tam aksine hayalini kurduğu yeniden doğuşu hayata geçirmeyi düşünen bir idealistti. Kurduğu cumhuriyetin ne anlama geldiğini nasıl büyük bir nimet olduğunu anlayabilmek için etrafımıza göz atalım. Atatürk dediğinizde bende akan sular durur. / Onun ve cumhuriyetin önünde hazır bir model de yoktu. Yolunu düşünerek, arayarak deneyerek açtı. Şartlardan, tarihten yararlandı . / “Atatürk’ü anlatın ki bıraktığı hediyenin kıymetini bundan sonraki torunlarımız öğrensin”   ”H.Benazus Gazi Mustafa Kemali Atatürk’ün hayatını baştan sona bütün evreleri ile iç ve dış kaynaklardan inceleyen,ömrünü Atatürk’ün fotoğraflarını bulmaya adamış,20 binden fazla fotoğrafla koleksiyon oluşturan, görkemli  sergilere  albümlere  imza atan ve Altay Spor Kulübü başkanlığı (1985-1987) görevinde bulunan İzmirli iş adamı, araştırmacı- yazar Hanri Benazus’un tarikimizde unutulmaz özel bir yeri bulunmaktadır. (1) Atatürk’ün Nazilli Basma Fabrikası’nın açılışını yaptıktan sonra ziyaret ettiği Aydın ilinin Ortaklar köyünde şahsen görme ve konuşma fırsatı buldu Atatürk'ün kompartımanına götürüp masada karşısına oturttuğu Hanri Benazus,. 1937 yılında Mustafa Kemal Atatürk'ü, bu sırada Atatürk'ün tabağındaki leblebileri kendisinin bitirdiğini anlatır ve bu yüzden kamuoyunda “Atatürk’ün leblebilerini aşıran çocuk" olarak tanınır. 17 yaşındayken Atatürk fotoğrafları koleksiyonu yapmaya başladı. Tarih yeni baştan Çanakkale/Gelibolu/Anafartalar Savaşları ile yazılmaya başlandı” diyen  Hanri Benazus’un, uzun araştırmalar sonucunda gerçek bilgi ve belgeler ışığında yazdığı  “Bir Tarih Böyle Yazıldı”, eseri ,tarihimizi doğru kaynaklardan öğrenme fırsatı vermekte.Kurtuluş Savaşı öncesi ve sonrasında yapılan ulusal ve uluslararası bütün görüşme ve gelişmeleri gerçek kişilerin anlatımı ile  kaleme almış ve esere büyük bir akıcılık, heyecan ve gerçeklik özü kazandırmıştır. “ Bu kitap, 10-15 yıllık araştırmaların ve çalışmaların bir ürünüdür. Hazırlanması için yüzlerce kitap,binlerce belge ve on binlerce sayfalık Meclis’in 1920-1929 yıllarını kapsayan açık ve gizli celse toplantı tutanaklarını  okumak,incelemek, esas anlamlarını,ifadelerini ve hatta cümle yapılarını güncel Türkçemize çevirmek gerekti. Özellikle bu araştırma ve incelemeleri yaparken , bunların içinde bizlere “İbret Dolusu Mesajlar” verecek cümleleri seçmek gibi zor fakat zorunlu bir çalışma yapmak durumunda kaldım.Yine bu çalışmalar sırasında o kadar çok “Bilmediklerimiz,/Bilemediklerimiz” ya da en iyi niyetle “Unuttuklarımız”la karşılaştım ki anlatamam…. Bu eser, ne bir öykü,ne bir deneme,ne de belgeseldir.Bu eserin yazılışının amacı geçmişimizden bu günümüze olayları bütün gerçekleğiyle yansıtmak,yarınlarımıza ışık tutmak, “Tarihi Yeni Baştan Yazmak” gibi bir görevi yerine getirmektir.” Atatürk 24 Ekim 1922 ‘de Amerikan United Pres Muhabiri Edwart King’in “Avrupa ve Amerika kamu oyuna bildirmek istedikleriniz? sorusuna şu cevabı vermiştir: “…Türkiye halkı her medeni ve yetenekli millet gibi,kayıtsız şartsız hür ve bağımsız yaşamaya kesin karar vermiştir. Bu haklı kararı bozmaya yönelen her kuvvet,Türkiye’nin sonsuza kadar düşmanı kalır…”(2) Mustafa Kemal Atatürk,hem Kurtuluşu, hem de Kuruluşu başardıktan sonra 1935 yılında durumu şöyle özetler: “Uçurumun kenarında yıkık bir ülke…/Türlü düçmanlarla kanlı boğuşmalar…/Yıllarca süren savaş../Ondan sonra, içerde ve dışarda saygı ile tanınan yeni vatan,yeni toplum,yeni devlet ve bunlşarı başarmak için aralıksız Devrimler…İşte Türk Genel Devriminin bir kısa ifadesi…  Eğitimin,Ulusal Kurtuluş Mücadelesi kadar önemli olduğunu belirtem Mustafa Kemal Paşa 15 Temmuz 1921 tarihinde Anakar’da Maarif Kongresi (Eğitim Kurultayı) gerçekleştirdi. Cephedeki koşulların zorluğuna rağmen kongrenin ertelenmesine göz yummadı ve açılış konuşmasını kendisi yaptı: “Bayanlar, Baylar !... Genel savaşta, yenilgiye uğradık.Düşmanlarımız  bunu fırsat bilerek ulusumuzu büsbütün yok etmek istediler.Buna karşı beliren  ulusal şahlanış Ankara’da toparlandı. Bizi yaşatmamak isteyenlere karşı yaşamak hakkımızı savunmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi,burada, Ankara’da toplandı.Bugün Ankara,Ulusal Türkiye’nin Ulusal eğitimini kuracak olan Türkiye Öğretmenler Kurultayı toplantısına da tek uygun yer olmakla övünmektedir…Bugün için ülkenin aydınlanması uğruna ayrılabilcek şey eğitimimizin geleceğine dayanak olacak bir temel kurmaya yeterli değildir.Anc ak elverişli ve yeterli koşullarla araçları elde edinceye  dek geçecek saval günlerinde de tüm bir özenle işlenip çizilmiş bir ulusal eğitim izlencesi yapmaya,eldeki eğitim ve öğretim kuruluşlarımız bügünden verimli bir çabayla çalıştıracak ilkeleri hazırlamaya bakmalıyız….eski çağın asılsız uydurmalarından uzak,yaradılışımıza tümüyle uzak,ulusal kişiliğimiz ve tarihimizle uyumlu bir kültürü kasdediyorum…Çocuklarımız ve gençlerimizi yetiştirirken  bütün varlıkları, hakları,birliktelikleriyle çatışan yabancı ögelerle savaşmak gerektiği aşılanmış olmalıdır…” (3) (Sürecek)
Ekleme Tarihi: 02 Temmuz 2024 - Salı

ATATÜRK HAYRANI HANRİ BENAZUS-1

ATATÜRK HAYRANI HANRİ BENAZUS-1

YAHYA AKSOY

“…Onun yetişmesinde aldığı temel bilginin,herkesçe kabul edilen yüksek dehası,üstün zekâsı ve hudut tanımayan çalışmasının payları vardır./ Atatürk dediğinizde bende akan sular durur. Daha genç bir subay olan Mustafa Kemal durduk yerde macera peşinde koşan sıradan birisi değildi. Tam aksine hayalini kurduğu yeniden doğuşu hayata geçirmeyi düşünen bir idealistti. Kurduğu cumhuriyetin ne anlama geldiğini nasıl büyük bir nimet olduğunu anlayabilmek için etrafımıza göz atalım. Atatürk dediğinizde bende akan sular durur. / Onun ve cumhuriyetin önünde hazır bir model de yoktu. Yolunu düşünerek, arayarak deneyerek açtı. Şartlardan, tarihten yararlandı . / “Atatürk’ü anlatın ki bıraktığı hediyenin kıymetini bundan sonraki torunlarımız öğrensin”   ”H.Benazus

Gazi Mustafa Kemali Atatürk’ün hayatını baştan sona bütün evreleri ile iç ve dış kaynaklardan inceleyen,ömrünü Atatürk’ün fotoğraflarını bulmaya adamış,20 binden fazla fotoğrafla koleksiyon oluşturan, görkemli  sergilere  albümlere  imza atan ve Altay Spor Kulübü başkanlığı (1985-1987) görevinde bulunan İzmirli iş adamı, araştırmacı- yazar Hanri Benazus’un tarikimizde unutulmaz özel bir yeri bulunmaktadır. (1)

Atatürk’ün Nazilli Basma Fabrikası’nın açılışını yaptıktan sonra ziyaret ettiği Aydın ilinin Ortaklar köyünde şahsen görme ve konuşma fırsatı buldu Atatürk'ün kompartımanına götürüp masada karşısına oturttuğu Hanri Benazus,. 1937 yılında Mustafa Kemal Atatürk'ü, bu sırada Atatürk'ün tabağındaki leblebileri kendisinin bitirdiğini anlatır ve bu yüzden kamuoyunda “Atatürk’ün leblebilerini aşıran çocuk" olarak tanınır. 17 yaşındayken Atatürk fotoğrafları koleksiyonu yapmaya başladı.

Tarih yeni baştan Çanakkale/Gelibolu/Anafartalar Savaşları ile yazılmaya başlandı” diyen  Hanri Benazus’un, uzun araştırmalar sonucunda gerçek bilgi ve belgeler ışığında yazdığı  “Bir Tarih Böyle Yazıldı”, eseri ,tarihimizi doğru kaynaklardan öğrenme fırsatı vermekte.Kurtuluş Savaşı öncesi ve sonrasında yapılan ulusal ve uluslararası bütün görüşme ve gelişmeleri gerçek kişilerin anlatımı ile  kaleme almış ve esere büyük bir akıcılık, heyecan ve gerçeklik özü kazandırmıştır.

“ Bu kitap, 10-15 yıllık araştırmaların ve çalışmaların bir ürünüdür. Hazırlanması için yüzlerce kitap,binlerce belge ve on binlerce sayfalık Meclis’in 1920-1929 yıllarını kapsayan açık ve gizli celse toplantı tutanaklarını  okumak,incelemek, esas anlamlarını,ifadelerini ve hatta cümle yapılarını güncel Türkçemize çevirmek gerekti.

Özellikle bu araştırma ve incelemeleri yaparken , bunların içinde bizlere “İbret Dolusu Mesajlar” verecek cümleleri seçmek gibi zor fakat zorunlu bir çalışma yapmak durumunda kaldım.Yine bu çalışmalar sırasında o kadar çok “Bilmediklerimiz,/Bilemediklerimiz” ya da en iyi niyetle “Unuttuklarımız”la karşılaştım ki anlatamam…. Bu eser, ne bir öykü,ne bir deneme,ne de belgeseldir.Bu eserin yazılışının amacı geçmişimizden bu günümüze olayları bütün gerçekleğiyle yansıtmak,yarınlarımıza ışık tutmak, “Tarihi Yeni Baştan Yazmak” gibi bir görevi yerine getirmektir.”

Atatürk 24 Ekim 1922 ‘de Amerikan United Pres Muhabiri Edwart King’in “Avrupa ve Amerika kamu oyuna bildirmek istedikleriniz? sorusuna şu cevabı vermiştir: “…Türkiye halkı her medeni ve yetenekli millet gibi,kayıtsız şartsız hür ve bağımsız yaşamaya kesin karar vermiştir. Bu haklı kararı bozmaya yönelen her kuvvet,Türkiye’nin sonsuza kadar düşmanı kalır…”(2)

Mustafa Kemal Atatürk,hem Kurtuluşu, hem de Kuruluşu başardıktan sonra 1935 yılında durumu şöyle özetler:

“Uçurumun kenarında yıkık bir ülke…/Türlü düçmanlarla kanlı boğuşmalar…/Yıllarca süren savaş../Ondan sonra, içerde ve dışarda saygı ile tanınan yeni vatan,yeni toplum,yeni devlet ve bunlşarı başarmak için aralıksız Devrimler…İşte Türk Genel Devriminin bir kısa ifadesi… 

Eğitimin,Ulusal Kurtuluş Mücadelesi kadar önemli olduğunu belirtem Mustafa Kemal Paşa 15 Temmuz 1921 tarihinde Anakar’da Maarif Kongresi (Eğitim Kurultayı) gerçekleştirdi. Cephedeki koşulların zorluğuna rağmen kongrenin ertelenmesine göz yummadı ve açılış konuşmasını kendisi yaptı:

“Bayanlar, Baylar !... Genel savaşta, yenilgiye uğradık.Düşmanlarımız  bunu fırsat bilerek ulusumuzu büsbütün yok etmek istediler.Buna karşı beliren  ulusal şahlanış Ankara’da toparlandı. Bizi yaşatmamak isteyenlere karşı yaşamak hakkımızı savunmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi,burada, Ankara’da toplandı.Bugün Ankara,Ulusal Türkiye’nin Ulusal eğitimini kuracak olan Türkiye Öğretmenler Kurultayı toplantısına da tek uygun yer olmakla övünmektedir…Bugün için ülkenin aydınlanması uğruna ayrılabilcek şey eğitimimizin geleceğine dayanak olacak bir temel kurmaya yeterli değildir.Anc ak elverişli ve yeterli koşullarla araçları elde edinceye  dek geçecek saval günlerinde de tüm bir özenle işlenip çizilmiş bir ulusal eğitim izlencesi yapmaya,eldeki eğitim ve öğretim kuruluşlarımız bügünden verimli bir çabayla çalıştıracak ilkeleri hazırlamaya bakmalıyız….eski çağın asılsız uydurmalarından uzak,yaradılışımıza tümüyle uzak,ulusal kişiliğimiz ve tarihimizle uyumlu bir kültürü kasdediyorum…Çocuklarımız ve gençlerimizi yetiştirirken  bütün varlıkları, hakları,birliktelikleriyle çatışan yabancı ögelerle savaşmak gerektiği aşılanmış olmalıdır…” (3) (Sürecek)

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sorgunmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.